İstanbul Nişantaşı Üniversitesi ev sahipliğinde, Kadın ve Aile Çalışmaları Uygulama ve Araştırma Merkezi, İstanbul Üniversitesi-Cerrahpaşa, Kadın Akademisyenler Derneği ve Umay Ana Türk Dünyası Kadınlar Birliği iş birliğiyle düzenlenen “8 Mart Dünya Kadınlar Günü Programı – Uluslararası Türk Dünyasının Bilge Kadınları Paneli” yoğun katılımla gerçekleştirildi.

Programın açılış konuşmasını Kadın Akademisyenler Derneği ve Umay Ana Türk Dünyası Kadınlar Birliği Kurucu Başkanı Prof. Dr. Mualâ Uydu Yücel gerçekleştirdi. Kadınların tarih boyunca verdikleri mücadelenin günümüzde de devam ettiğini vurgulayan Yücel, Kadın Akademisyenler Derneği’nin üniversitelerde yürüttüğü çalışmalara dikkat çekerek, kadınların kültürel mirastaki yerinin daha görünür hale getirilmesi için yapılan projelerin önemini dile getirdi. Ayrıca, etkinlik kapsamında açılan “Türk Halk Kültüründe Kadın” başlıklı sergiye katkı sağlayan herkese teşekkür etti.

Açılış konuşmalarından bir diğerini ise İstanbul Nişantaşı Üniversitesi Kadın ve Aile Çalışmaları Araştırma Merkezi Müdürü Prof. Dr. Göknur Akçadağ yaptı. “Türk Halk Giyim Kültüründe Kadın” sergisinin küratörü Öğr. Gör. Özlem Özer Tuğal’a teşekkür ederek konuşmasına başlayan Akçadağ, kadınların tarihsel süreçte yeterince görünür olmadığını ve tarih yazımında erkek anlatılarının uzun yıllar boyunca öne çıktığını vurguladı. Ancak, son yüzyıldaki gelişmelerle birlikte kadınların deneyimlerinin de tarih bilimine dahil edilme sürecinin hızlandığını belirten Akçadağ, kadın ve erkeğin birlikte ele alındığı adil bir tarih yazımıyla güçlü bir insanlık tarihinin oluşturulması gerektiğini ifade etti. 8 Mart’ın yalnızca bir kutlama günü değil, kadınların toplumsal yaşamda daha görünür olması için bir dönüm noktası olması gerektiğini vurgulayarak tüm kadınların Dünya Kadınlar Günü’nü kutladı.

Program kapsamında konuşma yapan İstanbul Nişantaşı Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ayşegül Komsuoğlu Çıtıpıtıoğlu, kadınların topluma, sanata ve bilime katkılarının önemine vurgu yaparak, bu katkıların hep birlikte onurlandırılması gerektiğini ifade etti.

Çıtıpıtıoğlu, Türk dünyasının kadim tarihinin, kadınların toplumun taşıyıcı gücü olduğunu kanıtlayan sayısız örnekle dolu olduğunu belirtti. Türk kültürünün, kadın ve erkeğin birlikte geleceği inşa ettiği bir miras anlayışına dayandığını vurgulayan Çıtıpıtıoğlu, Mustafa Kemal Atatürk önderliğinde Türk kadınının birçok ülkeden önce seçme ve seçilme hakkına kavuştuğunu hatırlattı. Kadınların akademide uzun yıllardır güçlü bir şekilde yer aldığını belirten rektör, üniversitenin kadın akademisyen ve personeli desteklemeye devam edeceğini vurguladı.

Kadınların bilimden sanata, siyasetten ekonomiye kadar karar mekanizmalarına aktif katılımının sürdürülebilir bir toplum için hayati önem taşıdığını ifade eden Çıtıpıtıoğlu, kadınların sesinin güçlenmesinin daha eşit ve güçlü bir toplumun inşasında kritik rol oynadığını söyledi. Eğitimde fırsat eşitliği sağlanmadan sürdürülebilir bir toplumun mümkün olamayacağını belirten rektör, hayata emek veren tüm kadınların Dünya Kadınlar Günü’nü kutlayarak etkinliğe katkı sağlayan tüm paydaşlara teşekkür etti.

Etkinlik kapsamında düzenlenen “Azerbaycan Tarihinin Ünlü Kadınları” başlıklı panelin açılış konuşmasını yapmak üzere Azerbaycan Milli İlimler Akademisi’nden Prof. Dr. İrade Memmedova kürsüye davet edildi.

Memmedova, konuşmasında Azerbaycan’ın tarih boyunca önemli kadın figürlerine sahip olduğunu belirtti. İlk kadın hükümdar olarak tarihe geçen ve kahraman bir komutan olan Tomris Hatun’un liderlik vasıflarına dikkat çekti. Ayrıca, Azerbaycan’da Müminə Hatun adına inşa edilen anıtın, ülkenin kadına verdiği değerin önemli bir göstergesi olduğunu ifade etti.

Azerbaycan’ın kültürel ve sanatsal mirasında kadınların oynadığı rolü vurgulayan Memmedova, Azerbaycanlı şair Mehseti Gencevi’nin yalnızca ülkenin ilk kadın şairi değil, aynı zamanda ilk kadın satranç oyuncusu, besteci ve önemli bir müzisyen olarak da tarihe geçtiğini belirtti. Panelde, Azerbaycanlı kadınların tarih boyunca siyasetten sanata, bilimden edebiyata kadar pek çok alanda öncü oldukları anlatılırken, bu başarıların günümüz kadınlarına ilham kaynağı olması gerektiği vurgulandı.

Etkinlik kapsamında düzenlenen “Türk Dünyasının Bilge Kadınları” başlıklı panelde, kadınların tarih boyunca siyasetten sanata, bilimden edebiyata kadar farklı alanlardaki rolleri ele alındı. İlk oturumun oturum başkanlığını Prof. Dr. Göknur Akçadağ yaparken, Prof. Dr. Mualâ Uydu Yücel, “Türk Tarihinin Kadın Liderleri”, Dr. Aygül Şengün, “Zira Naurızbay’ın Altın Kalemi”, Dr. Öğr. Üyesi Zebunısa Kamalova ise “Siyaset, Edebiyat ve Aile Üçgeninde Nadire Begim” başlıklı konuşmalar gerçekleştirdi.

İkinci oturumda Dr. Nimet Elif Uluğ oturum başkanı olarak yer alırken, Doç. Dr. Reyila Kaşgarli, “Geçmişten Günümüze Uygur Müzik Sanatının Öncüleri: Amanısa Hanım ve Şehide Hanım”, Doç. Dr. Kamelya Tekne, “Kırım’dan Türkiye’ye Uzanan Miras: Şefika Gaspıralı”, Refika Muhammedgil ise “Ahıska Türklerinin Öncü Kadınları” başlıklı konuşmalarıyla programa katkı sundu.

Etkinlik, kadınların bilim, sanat ve